{ "title": "Akciğer Tomografisi", "image": "https://www.akciger.gen.tr/images/akciger-tomografisi.gif", "date": "19.01.2024 09:24:15", "author": "Mukaddemun", "article": [ { "article": "
Akciğer Tomografisi, Akciğer vücudumuzun oksijen gereksinimini sağlayan organımızdır. Akciğerler göğüs boşluğunun büyük kısmını kaplayan koni şeklinde, süngerimsi yapıda bir çift organdır. Her organ gibi akciğer de birçok hücreden oluşur. Bu hücreler akciğerin normal olarak görevini yapabilmesi için ihtiyaç doğrultusunda bölünerek çoğalırlar. Akciğer kanseri, yapısal olarak normal akciğer dokusundan olan hücrelerin ihtiyaç ve kontrol dışı çoğalarak akciğer içinde bir kitle (Tümör) oluşturmasıdır. Burada oluşan kitle öncelikle bulunduğu ortamda büyür, daha ileriki aşamalarda ise çevre dokulara ya da dolaşım yoluyla uzak organlara yayılarak (Karaciğer, kemik, beyin vb. Gibi) hasara yol açarlar. Bu yayılmaya metastaz adı verilir. Akciğerlerin başlıca görevi, vücut hücrelerinin atık maddesi olan karbondioksiti vücuttan atmak ve yaşam için temel gereksinimi olan Oksijeni vücuda almaktır. Akciğerler başlıca \"bronş\" denen hava içeren tüplerden, \"Alveol\" denen hava keseciklerinden, kan ve akkan (Lenf sıvısı) damarlarından oluşur.

Erkeklerde en sık görülen kanser çeşidi olan akciğer kanseri, kadınlarda da sigara kullanımının artmasıyla burada tomografi çekilerek bir organda rastlanan tümörün tam içeriğini anlamak için çekilmektedir. Tümörün iyi veya kötü huylu olduğu tomografi çekilirken anlaşılmamaktadır. Tomografiyi çeken doktor, tümörün durumu hakkında hastaya bilgi vermemesi çok önemlidir. Tomografi çekiminden sonra hasta yorulmaz ve bu yüzden dinlenmeye ihtiyaç duymaz. Tomografi dokular üzerinde üç boyutlu görüntüler oluşturur. Tomografi hastalığa erken teşhiste çok yararlı bir yöntemdir. Hasta tomografi çekilirken hiç ağrı hissetmez. Hastanın yapması gereken tomografi cihazında sabit olarak yatmasıdır. Akciğer kanserleri mikroskop altında izlenen görüntüsüne göre iki ana türü bulunur. 1. Küçük hücreli akciğer kanseri 2. Küçük hücreli-dışı akciğer kanseri. Bunlar mikroskop altında izlenen kanserli hücrenin görüntüsüne göre ayrılmaktadır.

Akciğer Kanserinin Türleri

Akciğer kanseri, her iki türün özelliklerini taşıyorsa; Karışık küçük hücreli-büyük hücreli kanser olarak adlandırılır. Oysa bu yaygın değildir.

Küçük hücreli akciğer kanseri; Tüm akciğer kanserlerinin yaklaşık %10 ila %15'i oranındaki bölümü, mikroskop altında bakıldığında görülen kanser hücrelerinin boyutu nedeniyle küçük hücreli akciğer kanseridir. SCLC'nin diğer isimleri, yulaf hücreli karsinom ve küçük hücreli farklılaşmamış karsinomdur. Hayatında sigara içmeyen kişilerde, çok nadiren küçük hücreli akciğer kanseri görülür.

Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri; Akciğer kanserlerinin yaklaşık %85 ila %90 arasındaki bölümü, küçük hücreli olmayan akciğer kanserleridir. NSCLC. Küçük hücreli olmayan akciğer kanserinin 3 ana türü bulunmaktadır. Bu alttür hücreleri, mikroskop altında bakıldığında boyut, biçim ve kimyasal yapı açısından farklılık gösterir. Fakat, tedavi yaklaşımı ve prognoz (Seyri) çok benzer olduğundan birlikte gruplandırılmıştır.

Hastalık Aşamaları ve Evreleme

Akciğer kanserinde doğru evreyi saptayabilmek için doktorun akciğer röntgeni, toraks ve batın bilgisayarlı tomografi ya da magnetik rezonans görüntülemesi, kemik taraması veya beyin bilgisayarlı tomografisi istemesi gerekebilir. Hastalığın ameliyat için uygun evrede olup olmadığını anlamak için mediastinoskopi denilen, boyundan yapılan bir kesiyle mediasten boşluğuna ışıklı boruyla bakılması ve bu işlem sırasında lenf bezelerinden örnek alınmasını içeren bir tetkik ayrıca yapılabilir. Şayet akciğer zarının iki yaprağının arasında sıvı birikmişse, doktor kaburgaların arasından bir iğneyle girerek bu sudan patolojik inceleme için örnekler alacaktır. Bu işleme torasentez adı verilir.

Bu yöntemlerden bazı tetkikler şunlardır
Akciğer Tomografisi; Pozitron Yayıcı Tomografi (PET) lenf bezlerinde kanseri tespit eder. Organ ve dokularda ortaya çıkan fonksiyonel değişikleri göstermesi için şeker türevi olan ve pozitron ışıması yapan FDG adı verilen radyoaktif izotop (Florodeoksiglukoz) damar yolu ile hastaya enjekte edilir. Kanser hücreleri beslendikleri bu şekeri algılayarak enjekte edilen izotopa'ya yapışırlar. Pet makinesi, yapışan bu kanser hücrelerini tespit eder. Gerek hastalığın bulunduğu organda yayılımı hakkında gerekse diğer organlara, lenf bezlerine ve komşu-uzak organlara hastalığın yayılımı konusunda son derece önemli bilgiler vermektedir.

Akciğer Tomografisi veya CT Taraması; CT taraması vücut doku ve organlarını Xray ışınları ile görüntüleme tekniğidir. Bu yöntemle organların ve dokuların detaylı görüntüleri alınır. Bu metod, göğüs röntgeninden daha hassastır.

Tüm Akciğer Kanserli Hastalarda Üç Tür Tedavi Kullanılır
" } ] }